4 Nisan 2016 Pazartesi

GÜNÜBİRLİK ADANA GEZİMİZ

GÜNÜBİRLİK ADANA GEZİMİZ


Bahar geldi.. İçimizde gezmeye dair kelebekler uçuşmaya başladı. Biri 5,5 yaşında biri 10 aylık iki çocukla günübirlik Adana'ya gittik ve geldik :) İtiraf etmeliyim ki büyük cesaret :)
Sabah 09:35 uçağıyla İstanbul'dan hareket ettik saat 11:30 civarı Adana Havalimanı'na inmiştik.
Havaalanı şehre çok yakın taksiyle 10 dakikada şehrin merkezine gidebiliyorsunuz.
Biz gittiğimiz şehirlerin yerel lezzetlerini tatmayı çok seviyoruz.. Şehre gittiğimizde eşim bir zabıtaya kebapçı tavsiyesi sordu, ve kendimizi Bayram Usta'nın dükkanında bulduk. Pek bilinen bir yer değil öyle bloglarda falan göremezsiniz.. Yeni açılmıştı, hemen bahçesine yerleştik. Ortaya gelen mezeler muazzam.. Kebap 10 numara 5 yıldız:) Adana'da kebap salaş mekanda yenir demişlerdi doğruymuş:) Yanında tabiki Adana'nın ünlü şalgamını içtik. İstanbul'da kebabın yanında mutlaka pilav gelir ama asıl kebabın yanında yenmezmiş onu da öğrenmiş olduk..






Sonrasında yürüyerek Seyhan Nehri kıyısına gittik. Bu arada Asya arada kucakta arada bebek arabasında.. Biz gittiğimiz şehirleri yürüyerek ya da yerel taşıma araçlarını kullanarak gezmeyi daha çok seviyoruz. Böylece şehri daha iyi tanıyabiliyorsunuz.
Sabancı Camii Seyhan Nehri'nin tam kıyısında yanında da çok büyük bir park mevcut.. Camii 1998 yılında hizmete açılmış Türkiye ve Ortadoğu'nun en büyük Camisi.




Seyhan Nehri kıyısı pis ve bakımsızdı :( çevresinde oturulacak çok bir yer de yok. Bu biraz hayal kırıklığıydı. Ardından Taşköprü'den nehrin karşısına geçtik. Köprü Roma Dönemi'nde yapılmış. Dünyada hala kullanılan en eski köprüymüş. Yürümek bize de nasip oldu..


Seyhan Nehri kıyısında oturup çay kahve içtikten sonra istikamet Seyhan Baraj Gölü oldu. Optimum
alışveriş merkezinin önünden taksiyle baraj gölüne gittik, Çevresi çok güzel kafelerle dolu , hava da güzel olunca doğanın tadını çıkarmış olduk. Çoban Dede türbesi varmış, taksici bizi direk oraya bıraktı oradan manzara olağanüstü :) Baraj gölünün tepesinde. Ayrıca ünlü bir kebapçı da var orada Onbaşılar, göl manzaralı. Biz farklı bir kebapçıya gideceğimiz için uğrayamadık, ama önerenler çoktu. Baraj gölü kıyısında Tahta Masa adında çok güzel bir yere konumlanmış ünlü bir kafe var , manzara yine süper. Tahta Masalarla donatmışlar gerçekten :)


Sıra akşam yemeğine gelmişti artık :) Öğlende yediğimiz kebaplar öyle lezzetliydi ki hiç şişkinlik yapmadı. Çok da yürüdüğümüz için güzel bir akşam yemeğini hak etmiştik artık.. Bir arkadaşımızın önerisiyle 5 Ocak Kebap Salonu'na gittik. Mekan Adana'nın Bağdat Caddesi olan  Ziya Paşa Bulvarı'nda. Aynı Bağdat Caddesi havası var. Yediğimiz kebap güzeldi ama asıl olay Pastırmalı Humusta.. Çok mükemmel bir tat :) Kaan da bayılarak yedi , ortaya gelen diğer salatalar yine muhteşemdi. Ama sorarsanız öğlen yediğimiz kebap daha güzeldi :) Kebaplar gelmeden hemen öncesi :)

Tıka basa doyduktan sonra Ziya Paşa Bulvarı'nda turlayıp 21:10 'daki uçağımıza binmek için Havaalanına hareket ettik ve 23:30 gibi evdeydik..
Bizim Adana'ya gitmemizdeki tek amaç kebapı yerinde yiyebilmekti, güzel de oldu :) Ama genel olarak Adana'yı çok kalabalık ve düzensiz buldum. Ana teması yemek olan geziler için de Antep ya da Antakya daha mantıklı olabilirdi. Biz biraz karışık diye oralara gitmek istemedik .
Biz de uçan bu kelebekler olunca olsun oralara da gideriz :)










1 yorum:

  1. vay vay günübirlik Adana gurme gezisi yaptınız demek:) kelebekler ele geçirmiş sizi anlaşılan, afiyetler olsun..

    YanıtlaSil