22 Aralık 2016 Perşembe

AMASYA GEZİSİ


Amasya tarihi yapısından dolayı ne zamandır gitmek istediğimiz bir yerdi. Cumartesi sabah gidiş Pazar sabah dönüş olarak uçak biletlerimizi aldık. Biletlerimizi aldığımız zaman da Uzatılmış hava durumuna bakıp özellikle güzel bir havayı seçmiştik. Ama ileri zamanlı hava durumu tahminlerine inanmamak gerekiyormuş :)Bizim baktığımız zaman hava durumu 10 derece gösterirken biz gittiğimizde -1 di . Ama bu bizim keyfimizi kaçırdı mı hayırrr... Bir kere bu yola baş koyulmuştu :)


Sabah erken saatte gidince saat 10 gibi Amasya-Merzifon havalimanına iniş yaptık. İnince havalimanının hemen dışında duran Havaş aracı ile Amasya merkeze gidebiliyorsunuz. Ücreti 10 TL ve yaklaşık 45 dakika sürüyor. Şehir merkezinde indikten sonra önce konaklayacağımız otel olan Ayşe Hanım Konağı'na gidip eşyalarımızı bıraktık. Otelimiz temiz ve odamız baya büyüktü. Nehir kıyısındaki Osmanlı döneminden kalma tarihi konaklar yenilenip otele dönüştürülmüş.




Saat 12'ye geliyordu ve artık acıkmıştık. Otelden çıktıktan sonra hemen soldaki yöresel tatları tadabileceğimiz Amesia Mutfağı'na gitmeyi tercih ettik. Yöresel yemeklerin hepsini ısmarladık :) E oralara kadar gitmişken tadına bakmak lazım değil mi:) Toyga Çorbası, Baklalı Sarma, Keşkek, Amasya Yağlısı. Hepsini de çok beğendik. Ayrıca fiyatlar da gayet uygundu. 4 kişi tıka basa doyduk ve 59 TL verdik.






Amesia Mutfağı da yine eski bir konak. Hatta konak sahiplerinden kalma bazı eşyalarla süslemişler içeriyi. Konakın sahibi hanfendinin gelinliği de bunlardan biriydi.




Bu güzel yemeğin ardından istikamet Kral Kaya mezarları oldu. Konakların hemen arkasından başlayıp tepeye kadar çıkabileceğiniz merdivenler mevcut. Kaan yanımızda Asya da kucakta başladık çıkmaya :) Çıktıkça şehrin güzel manzarası beliriyordu arka tarafta. Amasya dağların arasında korunaklı kalmış bir bölge, zaten bir çok medeniyetin orada yerleşimi seçmiş olması da bu nedenle.


Kral Kaya mezarları Hellenistik dönemde Amasya'daki Harşena dağının güney eteklerindeki kalker kayalara oyulmuş olan anıt mezarlar bölgede ayrıca 15. yy'dan kalma Osmanlı dönemine ait iki adet hamam mevcut.


Kaya Mezarlarını gezdikten sonra tepede yerleşmiş olan Kızlar Sarayı kafede kahve ve çaylarımızı içtik. Kafeden manzara enfes.Bu sırada Asya uyudu. Biz de kafenin işletmesini yapan abiyle güzel bir sohbet etmiş olduk. Farklı yerlere gidince orada yaşayan insanlarla sohbet etmeyi seviyorum. Şehrin tarihini, yapısını daha iyi anlamanıza yarıyor. Kendisine akşama nerede yemek yiyelim bize bir yer tavsiye eder misiniz diye sorduğumuzda 'valla size mahçup olmak istemem önerebileceğim bir yer yok' dedi.
Turistik bir yerde böyle bir şey duymak gerçekten çok üzücü :(
Biraz dinlendikten sonra dönüş yoluna geçtik. Şehrin merkezine inip taksiye atladık ve istikamet Amasya Kalesi. Amasya kalesine ancak araçla çıkılabiiyor. Yollar çok dik ve uzun.
Taksi bizi kalenin önünde indirdi, dönüşte de arayın sizi alayım dedi. Amasya Harşena Kalesi MÖ 3200 yılında yapılmış ve sonrasında bir çok medeniyete ev sahipliği yapmış. Kalede zirveye dogru çıktıkça şehir manzarası daha da güzelleşiyor. Altta Kaan'la ben kartopu oyunuyoruz :)




Bu gözetleme kulesi.


Bir yerden sonra Asya'yla ben bekledik Kaan'la Yücel çıktılar. Zirveye kadar çıktılar nerdeyse. Kaledeki su sarnıcı


Kaleyi gezdikten ve manzarayı seyrettikten sonra bizi bırakan taksiyi aradık ve şehre geri döndük. Arkeoloji müzesini gezdik. Müzede en dikkat çeken şey kemikleriyle birlikte bulunmuş olan mezarlar ve lahitler . Selçuklu, Roma, Osmanlı kültürüne ait çok güzel eserler var. Amasya'dan o kadar çok medeniyet gelmiş geçmiş ki yer altında hala daha keşfedilmemiş eserler vardır eminim.

Artık çocuklar ve ben çok yorulmuştuk. Otele dönüp biraz dinlendik. Yücel o arada biraz daha dolaştı. Bu da Amasya'nın gece görüntüsü.



Ertesi asabah uçağımız erken olduğu için otelden kahvaltı yapmadan ayrıldık. Ama yol üstündeki Börekçide Amasya Çöreği yemeden gidemezdik :) Hem mayalı hem de mayasız olanların tadına baktık ve çok beğendik.

Hızlıca çöreklerimizi yiyip Havaalanın'na hareket ettik. Bir yolculuğun daha sonuna gelmiştik. Kışın ortasında -1 derecede iki çocukla gezmek gibisi var mı :):):):