23 Ekim 2017 Pazartesi

KONYA-MEVLANA- FİHİ MA FİH




EYLÜL 2017


Senelerdir eşimin ailesini ziyarete Konya-Beyşehir ilçesine gideriz. Ama hiç Mevlana'ya gitmişliğim yoktu :)
Merak da ediyordum ortamı. Bu sene kurban bayramında son gün uçağımız akşamdı. Biz de sabahtan Konya'ya gidelim Mevlanayı şehri dolaşalım dedik. İyi de yaptık.
Sevgili okur aslında bu bir Konya gezi yazısı değildir.Evet Mevlana'ya gittik, Kelebekler Vadisi'ne gittik ama benim yazımın özü gittiğimiz ve bayıldığımız Somatçı FiHiMaFih Restaurant olacak.


Sabah Beyşehir'den Konya'ya geldik.Otogardan Mevlana'nın oraya tramway var. Alaaddin durağında inip aynı yerden tramway değiştiriyorsunuz.Şehirde bir yerden bir yere gitmek gayet kolay. Üniversite olunca şehri baya bir geliştirmiş. Tramway'a binip biraz da yürüdükten sonra Mevlana'ya gittik. Ahmet Davutoğlu'nun Başbakanlığından beri Mevlana Türbe ve müzesini ziyaret ücretsizmiş. Keşke olmasaymış:( Bir de tatil olmasından kaynaklı epey kalabalıktı. Şehirdekiler bedava diye günde bir kaç kez gelebiliyorlarmış :( Dualar ettik. Müzeyi gezdik. Mevlana ve hocası Şemsi Tebriz'e ait kıyafetler , araç gereçler muhafaza edilmiş. Çok kalabalık olduğu için ben biraz sıkıldım açıkcası ama orada olmak yine de güzeldi.




Eski bir Kuran



Türbenin içi











Konya'ya gitmeden Foursquare'den ünlü restaurantalara bakmıştım.Listede çıkanların çoğu Etli Ekmekçilerdi. Zaten Mevlana ve çevresinde bir dolu Etliekmekçi var.
Türkiye coğrafi yapısından dolayı bir çok medeniyete ev sahipliği yapmış bir ülke. Selçuklu, Bizans, Osmanlı hep bu topraklarda yerleşmiş. Arkadaşım o kadar medeniyetin gelip geçtiği bir yerde sadece etliekmek, kebap vs mi vardır. Mesela Ege kasabasına gidiyorsunuz kebapçı, dönerci.. Bir sürü güzel yemeğimiz varken :( Neyse dostlar Foursquarede karşıma çıkan Somatçı FihiMafih Restaurant ilgimi çekti. Yücel'e de bahsettim, gidelim deyince aramaya başladık. Bu arada Restaurant eski adresinde değil, sorduğumuz insanlar bizi başka bir yere yönlendirmişti ama aslında yeni yeri Mevlana'nın hemen arkasında bir otopark var onun arkasında. somatçı sofra demekmiş. Fihi Ma Fih ise Mevlana'nın meclisteki konuşmalarından derlenen bir kitabın adı. "Ne varsa onun içinde var" anlamına geliyormuş. Restaurant 2 katlı bir konakta hizmet veriyor.






İçerisi çok güzel dekore edilmiş. Girişte bizi karşılayan tablo ve sözün güzelliği :)



İçerden kareler:)






Yerimize oturduk. Garson menüleri dağıttıktan sonra bize Selçuklu kültürü ile alakalı çok güzel bilgiler verdi. Yapılan yemekler o zaman nasıl yapılıyorsa o şekilde yapılmaya devam ediliyormuş. Yemeklerde domates, patates gibi o dönemde bulunmayan ürünler yok. Tereyağı yok. Sadece biber salçası kullanılıyormuş. Mevlevi kültürünü de yansıtmışlar yemeklerine. Yemek öncesi hoşgeldin ikramları mevcut. Şükür Tabağı, Sirkencübin, Mastave, Susamlı bulgur aşığı, Gül şerbeti ikram ediyorlar.   
Sirkencübin Bal ve sirkeden oluşan bir içecek.Mevlevi mutfağında tüketilirmiş. Serinletici özelliği de olan sirkencübin hazımsızlığa, şişkinliğe, sindirim rahatsızlıklarına iyi gelirmiş. Yemekler rahat yensin hazımsızlık olmasın diye önden ikram ediliyor.



Sonrasında diğer ikramlar geliyor. Şükür Tabağı:)



 Ortam, hizmet verilen bilgiler o kadar güzel ki. Mevlana Türbesinde yakalayamadığım huzuru burada yakalıyorum:) Biz başlangıç olarak Tutmaç Çorba, Ispanaklı Sütlü Börek ve Safranlı Bademli Bulgur pilavı aldık.

Çorba :)


Ispanaklı Sütlü Börek ve Safranlı Bademli Bulgur Pilavı:




Ana yemek olarak da ben İncirli Et, Yücel Tava Kebabı, Kaan da Bademli Köfte aldı.

İncirli Et :) Allahım bu nasıl bir lezzettir böyle. Eti ayrı güzel incirin verdiği tat ayrı güzel.. İnanılmaz başarılıydı.




Bademli Köfte:) Köfte de başarılıydı. Ayrıca sunum da muhteşem :)




Tava Kebabı:) Bir incirli et olmasa da et çok güzel pişmişti.



Ardından sıra yine dönemin ruhuna uygun olarak yapılan şekersiz tatlılardaydı.

İncir Tatlısı :) Tabaktaki Semazen görüntüsüne dikkat




Badem Helvası :) Tabaktaki Helva dünyayı (Semazen dünyanın etrafında dönüyor) temsil ediyormuş. Sosla yapılan 5 nokta ise  İslamın 5 şartını temsil ediyormuş. Garson her yemeği getirdiğinde bize yemeklerle, kültürle ilgili bir sürü bilgi veriyor.






İki tatlı da gayet lezzetliydi. Üstüne çaylarımızı da içtik ve çok memnun bir şekilde Restaurant'tan ayrıldık.
Verilen emeğe, özene buradan da bir kere daha teşekkür etmek isterim Türk Turizminin böyle değişik tatlara ihtiyacı var :)